26 Eylül 2012 Çarşamba

YILLAR ESKİTİR Mİ?

Akdeniz Haberci
YILLAR ESKİTİR Mİ?
Magazini çok takip eden biri olmadığım için gerek özel hayatımda gerekse yazılarımda ,bu konularda pek fazla fikir yürütebilen  birisi değilim. Doğrusu birgün oturup Hülya Avşar hakkında bir yazı yazacağım hiç aklıma gelmezdi.

Hülya Avşar’ın kendisi değilse de, bazı çıkışları bana hep ters gelmiştir. Avşar’ın tasvip etmediğim davranış biçimlerine  örnek olarak,terbiye etmek amacıyla kız kardeşini  dövmesini, ’’çocukken de bütün mahallenin çocuklarını döverdim’’ diye övünmesini, hele de o Tarkan için öfkeyle fırlattığı belden aşağı vuran hakaretlerini gösterebilirim.

Ama her zaman iyi bir sinema sanatçısı olduğunu düşünmüşümdür.
Kendisinin  yıllar önce belki hınzırlığından, belki de öyle olması gerektiğini düşündüğü için  gündem yarattığı  ve böylece medyada hergün yer aldığı bir dönem olmuştu.Nereye kafanızı çevirseniz isteseniz de istemeseniz de bir Hülya Avşar haberi görüyordunuz. Sanırım  bu  medyatik  starlık  dönemi, bir süre sonra  onun gerçek sanatçı kimliğinin önüne geçti ve yaptığı güzel işlerden çok ıvır zıvır şeylerle anılmaya başladı.

Medya ile içli dışlı olmak çoğu kez beraberinde bazı riskleri de getiriyor.Kar zarar hanesine bakıldığında bazen dengeler şaşıyor ve  bence ünlülerin bu konudaki pozisyonları bıçak sırtında yürümeye benziyor .

Ama kim hata yapmıyor ki?

Daha sonraki yıllarda köşesine çekildiği 3-4 yıllık dönemin Hülya Avşar’ın  aleyhine değil lehine işlediğini  düşünüyorum.
Bazen bir sanatçının,  yüzünü de kimliğini
de  dinlendirerek kendini tamamen unutturmayacak kadar  medya molası  vermesi iyi oluyor sanırım.

 Medya planma işini bir yana bırakırsak,neticede Türkan Şoray ,Hülya Koçyiğit,Fatma Girik gibi daha eski bir nesilden sonra Hülya Avşar,Türk sinemasının 1983 den bu yana  çıkardığı  en önemli kadın stardır. 
28 yılda kaç film yaptığını bilmiyorum.
Ama bu konuda söz sahibi olacak kadar çok olduğuna eminim.O halde Levent Kırca,  Hülya Koçyiğit,TürkanŞoray gibi sanatçıların ‘’Antalya Film Festivali’’ndeki jüri başkanı olmasına  ses çıkarmazken,Hülya Avşar’ınkinden niye bu kadar rahatsız oldu,  anlayamadım.
Ona artık film çevirmediğini söyleyen bir muhabire Avşar son 4 yılda 2 fim yaptığını hatırlatarak,’’benim yaşımdaki bir sanatçıya uygun senoryalar yazılmadığı için ancak bu kadar yapabildim’’ dediğinde konu son derece ilgi alanıma girdi.
Hele başka bir gazetecinin ‘’bundan sonra ancak anne rolleri oynarsınız’’ demesi beni sanatı ve sanatçıyı ne kadar ucuzlattığımızı düşünmeye sevketti.
Hülya Avşar anne rolü oynar mı? Tabi ki oynar.
Ama niye sadece anne rolleri? Ve niye bu söz ancak anne rolleri oynarsınız diyerek bir hakaret gibi onun adeta yaşlandığı yolunda bir iğneleme   olarak söyleniyor?
45-50 yaşındaki kadınlar aşık olamaz mı? Onların arkadaşları, dostları,meslek hayatları  ve onlarla  ilgili sorunları yok mudur?
 Dünya sinemasına bakın.
Hülya Avşar yaşındaki,hatta ondan 20-30 yaş büyük kadın sanatçılar,aksine sanatlarını deneyimleri ile zenginleştirdikleri ve olgunlaştırdıkları için hem anne rolleri dışında da film çeviriyor,hem de Oscar heykelini kucaklamıyorlar mı?
Sanırım konu burada yıllar sanatçıyı  ve sanatını eskitir mi, yoksa olgunlaştır mı? sorusuna  gelip dayanıyor.
Hülya Avşar güzel bir kadın mıdır,evet güzeldir.
Ama sayın ki güzel değil, o manken midir ki, yaş haddinden sinemada emekli sayılsın.
Bir manken vücudu ile para kazanır.Dolayısı ile yıllar vücudunu eskitti ise yerini başkalarına bırakabilir.
Ama sinema tiyatro oyunculuğu veya ses sanaçılığı  sadece fiziki güzellik ve tazelikle yapılan bir iş değildir.Çocukluğumda Maria Callas vardı.Bence dünyanın en çirkin kadınlarından biriydi ama bu onun bir primadonna olarak opera salonlarını doldurmasına engel olmuyordu.Barbara Stresand güzel bir kadın mıdır? Hayır,ama artistik kabiliyeti olduğu için kaç yaşında olursa olsun  film de çevirmekte , şarkı da söylemektedir.Merly Streep’in yüzü  upuzun incecik burnu ve küçücük gözleriyle bana hep bir tilkiyi hatırlatır.Ama ben klasik mana da güzel olup olmadığı tartışılabilecek bu kadına bayılırım ve tüm filmlerini hayranlıkla izlerim.Çünkü olağanüstü bir sanatçıdır.

Helen Miller Kraliçe Elizabeth rolüyle 60 yaşından sonra Oscar almamış mıydı?
Sharon Stone 1958 doğumlu yani 54 yaşında bir kadın.Bu onu zevkle izlememize engel oluyor mu ve onu anne rolünde hatırlayan var mı?
                                                                                                 
Diane Keaton  bugün tam 66 yaşında, daha bir iki yıl önce Jack Nicholson la bir komedide başrol oynamadılar mı?
Morgan Freeman ile Jessica Tandy’nin oynadığı ‘’Bayan Daisy’nin şoförü’’nü hatırlayanınız var mı? Jessica Tandy (doğumu 1909)1990 yılında bu filmle en iyi kadın oyuncu  dalında Oscar ve Altın küre ödüllerini  aldığında tam tamına 81 yaşındaydı.

1934 doğumlu olan Shirley  Mac Lane  ‘’Sevgi sözcükleri’’ filmini çevirdiğinde 50-‘’Çelik Manolyalar’’filmini çevirdiğinde  ise 55 yaşındaydı. Yukarıdaki örneklere bakınca neredeyse genç sayılabilirmiş değil mi?  
Aynen Hülya Avşar gibi..
Onu sevebilir veya  sevmeyebilirsiniz, ama bu bir sanatçı olarak onun  sadece  yaşı, başı,güzelliği,  selüliti gibi şeylerine odaklanarak tüm yaptığı iyi işleri es geçip gitmesine sebep olmamalı.
Birgün senaristlerimizin aynen dünya sinemasında olduğu gibi,her yaştan  insanlık hallerini anlatan  derin ve güzel  senaryolar yazmalarını, ve Hülya Avşar’ı  yılların daha da demlendirdiğine inandığım   tecrübeli oyunculuğu ile bu filmlerde izlemeyi diliyorum..
Sinema da, sanat da  böyle gelişir çünkü..
Belki o zaman ‘’yıllardır film çevirmiyor, Altın portakalın jüri başkanlığında ne işi var’’ falan gibi ucuz polemiklere gerek kalmaz  ve kimin neyi niçin hak ettiği konusunda daha adil yargılamalarda bulunuruz.
Antalya Film Festivali’nin hem Antalya’ya hem de Türk sinemasına hayırlı olmasını diliyorum.
Dünyanın ve ülkemizin geçirdiği bu politik yönden son derece karışık günlerde,  sanatın pek çok kolu gibi sinema  da kültürler arasında bir bağ kurmak ve birbirimizi anlamak gibi güzel bir amaca hizmet edebilir çünkü.
 (Bu yazı 21 eylül 2012 tarihinde Akdeniz Haberci haber sitesinde yayınlanmıştır.)