31 Ekim 2012 Çarşamba

Küfür Edebiyatı




Selin Melek AKTAN | 23 Ekim 2012 | 
Dizi izlemekten hiç zevk almıyorum ,niye biliyor musunuz? Dram görmekten,küfür dinlemekten, herkesin her vesile ile birbirini dövdüğü, silah  çektiği görüntülerden  nefret ettiğim  için.
Şimdi bazı bilirkişiler bana,beğenmiyorsanız düğmeyi çevirisiniz olur biter diyecek.İyi zaten ben de düğmeyi çeviriyorum olup bitiyor da ,ya başkaları ne olacak.
Çocukluğundan itibaren televizyona esir olmuş,başka hiçbir eğlencesi olmayan insanlar ,daha da önemlisi TV ile beyni yıkanan bir gençlik var ortada.
Ondan sonra da ‘’niye şiddet toplumu olduk,’’diye soruyoruz  kendimize .
Görünen o ki   konuşarak anlaşmayı beceremiyoruz.
Siz gün 24 saat küfürün,dayağın,kavganın kol gezdiği dizilerle doldurursanız ekranı,o ekranı izleyen çoluk çocuk demek ki normali buymuş demez mi?
Eski türk filmlerine bakın?Hiç küfür var mıydı onlarda? İzlenmiyorlar mıydı,sevilmiyorlar mıydı?
Zavallı Erol Taş,yıllarca kötü adam rolü oynadı,   kötü adam diye bilindi  ama ben hiç bir filmde onun küfür ettiğini duymadım.
Şimdi  ise tüm kötü adamlar birer kahraman.
Eskiden koca türk sinemasında bir tek sapık vardı,tecavüzcü Coşkun.
Bir tane de kızları kötü emellerine alet eden bir adam Nuri Alço..
Görünen o ki,şimdi dizilerde herkes tecavüzcü Coşkun herkes Nuri Alço ve bunlar neredeyse artık normal tiplerden sayılıyor.
Kaynana Semra’yı kim unutabilir?
Gerçi  bazı kişiler kötü örnek olarak onu psikolojik  bir vaka olarak izlemiş olabilir..Semra hanım sonunda esip gürledikçe ezilmişlerin güç sembolü haline geldi ve kimbilir kaç genç kavga ettikçe,sesini yükselttikçe haklılığını kabul ettireceğini düşünmeye başladı.
Ciddi bir televizyon kanalının sadece reyting oranlarına bakarak  toplumu bu şekilde etkileyecek bir olaya vesile olması ne çirkin değil mi?
Kaldı ki iyi bir sanatçı olabilir ama bence türk sinemasında küfür ve argoyu ilk başlatan Kemal Sunal filmleridir.Bu yüzden o filmleri hiç sevmem.Gerçi eskiden  o filmlerde beni rahatsız eden sözler şimdilerde   çok masum kaldı ya..
Kurtlar vadisine herkesin bayıldığını biliyorum.Ben bayılmıyorum.İçinde silah ve şiddet olan hiçbir diziye bayılmıyorum.
Geçen gün tesadüfen Kuzey Güney’e bakayım dedim,içim karardı kapattım.O  ne  bitirim haller,her fırsatta yumruğunu sıkıp havaya fırlamalar,  karısını dövmeye kalkan ve evden kovan aile babaları,para için her türlü rezilliğe evet diyen anneler…Bunlar toplumun aynası mı,yoksa biz bunları en büyük kanallarda göstere göstere marjinal olmaktan  çıkarıp normal olaylar arasına mı soktuk?
Her türlü terbiye önce ailede başlar.Sonra okulda devam eder.Ama şimdi TV denen bir faktör varken çocuğu nasıl terbiye edeceksiniz ?
Amerikalıların dejenerasyonundan bahseder dururuz.İnanın Amerikan filimlerine ve dizilerine bakıyorum,bu kadar küfürlü  deformasyon göremiyorum.
Benim babam  ticaretle uğraşan bir adamdı.Hiç mi küfür bilmezdi? Eminim bir erkek olarak küfür biliyordur.Ama biz onun ağzından şu veya bu sebeple çıkmış hiçbir küfür veya argo söz duymadık.Demek ki aile ortamına bunları sokmayacak kadar edep adap sahibiymiş.
Hiç unutmuyorum.Üniversite birinci sınıftayım. Birgün yorgun argın eve geldim.Herhalde o yaşta ben de bir yerlerden duyup özenmiş olmalıyım ki,’’üff çok yoruldum haşat oldum’’ diye bir cümle kullandım.Ağabeyim dehşet dolu gözlerle bana baktı ve ‘’bu ne biçim konuşma,nereden öğrendin bu kelimeyi,Hayat kadınları gibi, hiç yakıştımı senin ağzına ‘’haşat oldum’’ demek.Biz seni bunun için mi üniversiteye yolluyoruz?’’ dedi ve bu benim için son oldu.Ne kadar mahçup olduğumu anlatamam.
Tweeter da yazılan ve normal sayılan konuşma dilinden argodan küfürden inanın midem bulanıyor.
Ne yazık ki bunların içinde genç kızlar da var.Nasıl anne olup nasıl çocuk yetiştirecek bu genç kızlar ve onların doğurduğu ,büyüttüğü çocuklardan ne hayır gelecek bu topluma merak ediyorum.
Temiz toplum istiyorsak lütfen kirliliğe hizmet etmeyelim ve herşeye,tüm  tahriklere,tüm çirkinliklere rağmen inadına temiz kalalım .Her zaman ve her ortamda….
Herkesi ruhumuzu,dilimizi ,bedenimizi temiz tutma adabına davet ediyorum. Çirkin kelimelerle, silahla,küfürle, şiddetle güzellik üretilmez.Kötülüğün kol gezdiği sisteme uymak yerine, kendi örnek duruşu ile onu değiştirenlerden  olmak istemez misiniz?

(Selin Melek Aktan'ın bu yazısı 23 Ekim 2012 tarihinde Akdeniz Haberci ‘de yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok: