14 Kasım 2012 Çarşamba

BİR ÜLKEYİ NASIL YOK EDERSİNİZ?


logo

Selin Melek AKTAN

Selin Melek AKTAN 01 Kasım 2010 Pazartesi , 09:55 tarihinde yazdı.

Türk milleti cesur mudur?
Cesurdur.
Yürekli midir?
Yüreklidir.
Osmanlı İmparatorluğu'nun işgal etmiş olduğu topraklara bir göz atın.. 3 kıtaya yayılmış toprak varlığı şu anda yaşasaydı nasıl büyük bir güç olurduk hayal edebiliyor musunuz?
Ne olmuş bir takım hatalar yapılmış ve Osmanlı imparatorluğu darma duman edilmiştir.
Geriye ne kalmıştır? 3 tarafı denizlerle çevrili, 4 mevsimin yaşandığı, yiyeceği, tarihi güzellikleri, doğa harikaları ile Osmanlı İmparatorluğu'nun bel kemiği topraklarda kurulmuş bir Anadolu ve halkın idare şekli demokrasi, Cumhuriyet..
Kurtuluş Savaşı yokluklar içinde halkın  bilek gücü, yüreği ve onları organize eden büyük bir komutan Atatürk sayesinde kazanılmıştır.
Ama biliyor musunuz savaşlar artık göğüs göğüse çarpışmalarla yapılmıyor. Ülkeler artık ekonomilerle, siyasi oyunlarla içten içe bir kurdun ağacı kemirip onu kuru bir kabuk haline getirmesi gibi halkı birbirine kırdıracak pis oyunlarla ele geçiriliyor.
Türk'ü, ermenisi, alevisi, kürdü, yahudisi bu ülkede yaşayan nüfus cüzdanında T.C. vatandaşı yazan herkes, ama herkese haykırmak istiyorum..
Aklınızı başınıza alın..
Bu ülke ağaç kabuğu gibi oyulduktan sonra bilin ki, kimseye kalmayacak ve sizleri piyon olarak kullananlar gözünüzün yaşına bakmadan önce sizi saf dışına iteceklerdir.
Bir ülkenin gücünü yere sermek için yapılan en pis ve en bilinen oyun, orada yaşayanları önce biribirine kırdırmaktır.
Olayların bu kadar içindeyken bu derece açık bir gerçeği göremiyor muyuz? Birileri gidecek birileri kalacak ve herşey süt liman olup huzur içinde yaşayacağız mı sanıyorsunuz?
Biraz geriye çekilip tarihe bakın, dünyaya bakın, geçmişten ders alın.. Ziyan olan biz olacağız, kazanan başkaları..
Bırakın kavgayı, ülke topraklarını paylaşmayı, seni, beni, onu...
Kürt kardeşler, ülkenin haritalarda çizdiğiniz bölümü sizin olunca ne olacak söyler misiniz?Orada doğa şartları mı değişecek, kayalıklar ovaya mı dönecek?
Yeni fabrikalar mı kurulacak?
Çıkmayan petroller mi çıkacak? O petroller çıkarsa Amerika onu sizlere mi bırakacak?
Kurulacak fabrika varsa şimdi kurun, hayvancılık yapacaksanız şimdi yapın.
Bunları yapmak için ille de Kürdistan mı olmanız gerekiyor?
Üzerinize oynanan oyunları göremiyor musunuz?
Amerika hep birilerini birilerine karşı destekler. Taraflardan birini diğerine kırdırır sonra da  desteklediğinin üzerine gider.
Süper bir  oyundur bu.. Karşınızda iki düşman varsa once güçsüzü destekler, güçlüyü öldürtürsünüz.
Desteklediğiniz zaten elde var birdir, sonra da gider onun boğazına çökersiniz.
Bugüne kadar el altından PKK'yı destekleyen Amerika şimdiye kadar desteklediği hangi  güce sonuna kadar sahip çıkmıştır ki?
Afganistan'a bakın, Irak'a bakın, İran'a bakın..
Türkiye'ye karşı cephe alan Ermeniler, ne yapacak Ermanistanı mı kuracaksınız?
Ermenistan olarak gözünüze kestirdiğiniz topraklarda, güçlü verimli olmanın bir yolu varsa, lütfen bunu şimdi yapın.. T.C. vatandaşı olarak şimdi kurun fabrikalarınızı, okutun çocuklarınızı, yaşatın kimliklerinizi…
Çünkü, güzelim Anadolu bölüm bölüm bölününce, o küçük parçaları yutmak daha kolaydır diğer devletler için ve sonunda kimse mutlu olmayacaktır.
Dünyanın her köşesine gözünü dikmiş Amerika’dan başka..
Ülkeleri etnik gruplarla bölemezseniz, dinle bölersiniz. Din ile bölemezseniz, oturur kültür değerlerini yıpratırsınız. Aşık Veysel'i bilmeyenlere Amerikan country müziklerini öğretirsiniz. Ruhi Su, Aşık Veysel, Yunus Emre de barıştan söz eder ama çocuklarınız gider Joan Baez’in şarkılarını dinler.
Ayrıştırır da ayrıştırırsınız.
Başörtüsü dersiniz, insanları yıllarca bir bez parçasına odaklar, ama IMF'ye niye bu kadar borçlanıyoruz, niye artık gıda için başka ülkelere muhtaç hale geliyoruz, niye hayvancılık öldü, niye tohumculuk yok, niye ülkenin lokomotif sektörleri ölüyor, niye ortalık üniversiteli işsiz dolu bu soruları unutturursunuz.
Halk biribirini yerken esas onları birgün yerlerde süründürecek konularda ülkenin altına fitili koyar, pimini çekersiniz.
Son sözüm şu...
1968 kuşağına soruyorum.. Bu ülkenin bir Atatürk’ü vardı.. Yüzyılın gelmiş geçmiş en büyük lideri..
Böyle bir lideri olan bir ülkenin gençleri niye komünist, niye faşist oldular, niye başka liderlerinin ütopyalarını savundular?
Biz Türk milletiydik.. Biz Atatürk'ün çocuklarıydık..
Niye?.. Niye üzerinizde oynanan oyunlara müsade ettiniz?
Sizin kimseye ihtiyacınız yoktu ki..
Biribirinize kenetlenmeniz sizi, değil Amerika’nın, Rusya’nın, hatta tüm dünyanın karşısında en güçlü yapardı..
Sizin lideriniz Atatürktü.. Siz özeldiniz. Hiç bir ülkenin tarihinde görülmemiş, bütün dünya liderlerinin karşısında saygıyla eğildiği bir lidere sahiptiniz? Başka ülkelerin liderlerine hiç ama hiç ihtiyacınız yoktu. Küba'da Fidel Kastro'nun ilk yaptırdığı heykelin Max'ın, Lenin'in değil,  Atatürk'ün heykeli olduğunu bilmiyor muydunuz?
Şimdi de en büyük lider Atatürk..
Biribirimizin altını oymaya çalışacağımıza birbirimize kenetlenmemiz ve Atatürk'ün yolunda gitmemiz bizi daha güçlü yapmazmı sizce de?
Cunhuriyet'in 87.yıl kutlamalarını ülkeyi bütünleyen değil de, böylesine ayrıştıran bir merasime döndürmemiz şart mıydı?
Cumhuriyet, herkesin Cumhuriyeti değil mi?
Cumhurbaşkanlığı köşkünde başkan eşlerinin türbanlı olması beni de rahatsız ediyor, hoşuma gitmiyor.
Ama bu, bir bayramı savaş alanına çevirmeyi ve böyle güzel bir günün tadını çıkarmak yerine herkesin tümden ayrıştığını göstererek bizleri iyice sıkıntıya boğmayı haklı çıkartmıyor ne yazık ki..

Hiç yorum yok: